3 Ekim 2011 Pazartesi

Rönesans nedir - Nasıl Doğmuştur

Rönesans, Fransızca "yeniden doğuş" anlamına gelen bir deyimdir. Sanat ve düşünü alanında Ortaçağ'dan sonra açılan bir "dönem"e bu isim verilmiştir. İstanbul'un Fatih Sultan Mehmet tarafından alınması, buradaki bazı din adamlarının İtalya'ya geçmelerine yol açmıştı. Bunların beraberlerinde getirdikleri bazı eserlerin incelenmesi.Rönesans�ın doğuşunda büyük ölçüde rol oynamıştır.

Rönesans'ın en büyük özelliği Ortaçağ'ın sanat ve düşünü alanındaki dar,bağnaz,dini ölçüler ve değerlerden temellenmiş görüşü ortadan kaldırmasıdır. Bunun yerine, düşünü ve sanat hayatında Eskiçağ�ın, Eski Yunanistan ve Roma ilkelerinin esas tutulmasıdır.

Yukarda belirtildiği gibi,Rönesans hareketinin beşiği İtalya,özellikle Floransa şehri olmuştur.Burada önemli bir noktaya değinelim. Rönesans�ın temel ilkelerinin Eskiçağ'a, Eski Yunan ve Roma görüş ve anlayışına bir dönüş olması,bir "gerileme", "geçmişe özlem" anlamına gelmez.

Tam aksine,yeni bir uyanış söz konusudur.Ortaçağ sanat ve düşünü hayatında çıkış noktası, hareket ekseni bu dünya değil,öteki dünyaydı.Dini ölçüler ve değerler her konuda ağır basıyordu. Oysa Eskiçağ sanat ve düşünü hayatında temel değer "insan"dı. İnsanın sağlık ve mutluluk içinde yaşaması amaç edinilen bu dünyaydı.

Rönesans tarih yönünden 1450 yıllarında başlamış ve 1600lere kadar sürmüştür. 15. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul'un Türkler tarafından alınması, Doğu yolunu Avrupalılara kapatmıştı. Bu nedenle yeni yollar arandı. Uzak denizlere yolculuklar yapıldı. Amerika keşfedildi. Diğer taraftan, İtalya'ya Bizans'tan gelen din adamları ve düşünürler, Ortaçağ'ın dar, tutucu,kalıplaşmış görüş ve düşünce tarzına yeni ufuklar açtılar. Bütün bu siyasal, toplumsal ve düşünsel etkiler, Rönesans çağının doğup oluşmasında büyük bir rol oynadı. Sadece sanat ve düşünü alanında değil, toplumun bütününde temelden bir yenilenme,bir "uyanış" baş gösterdi. İtalya'daki Rönesans hareketi,tez zamanda oradan Fransa'ya, Almanya'ya geçti. Alabildiğine yaygınlaştı.

İtalya'da Dante, Petrarca, Boccaccio (Bokaçyo), Donatello,Angelico.Masaccio gibi edebiyatçı ve ressamlar,sanat alanında güçlü bir "yenileşme" yi gerçekleştirdiler. Machia-velli (Makyavel),Tasso,Arisosto ve diğer öncüler, çağdaş düşünceye ışık tuttular. Sonraları Leonardo da Vinci, Michelangelo, sanat ve bilim alanında Yeniçağ'akurulan sağlam köprüler oldular.İnsan yaşamında ve düşünüşte de "aydınlık" bir dönem açıldı. İnsanı ve insanî değerleri her şeyden yeğ tutan "hümanizma" akımı doğdu, güçlendi.

Öte yanda, Fransa'da, ise, Fransız hümanistleri Sorbonne Üniversitesi'nin çevresinde toplanmışlardı. Latince ve Yunanca eski eserlerin yeni bir değerlendirmeyle ele alınması,bu dilleri "ölmüş diller" olmaktan çıkardı. Villon, Bellay, Ronsard gibi şairler, Rabelais, Calvin (Kalven), Montaigne değerinde yazarlar yetişti. Rönesans çağı mimarlığı, Fransa'da resmî saray mimarlığı niteliğini kazandı. Ünlü "Fransız Koleji" kuruldu. I. François.bu okulda Latince .Yunanca ve İbranice dilleri kürsülerini açtı.

Buna karşılık, Almanya'daki Rönesans hareketi kendine has bir özellik göstermekteydi. İtalya ve Fransa' da olduğu gibi geniş çevreleri kapsamadı. Din alanındaki yenileşme, yani "Reform" daha ağır bastı. Gene de Erasmus, Reuchlin gibi öncü "hümanist" yazarlar,Dürer.Holbein gibi sanat tarihinin yıldızı ressamlar en değerli eserlerini verdiler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder